Almanya’nın nüfus bakımından en büyük eyaleti olan ve çok sayıda Türkiyeli’nin de yaşadığı Kuzey Ren-Vestfalya’nın (KRV) Eyalet Parlamentosu Lider Yardımcısı Kürt siyasetçi Berivan Aymaz’a Türkçe hakaret eden kişi, sorumlu Stuttgart’taki mahkeme tarafından bin 800 euro para cezasına çarptırıldı.
DW Türkçe’den Elmas Topcu’nun haberine nazaran Stuttgart Savcılığı, Yeşiller Partili siyasetçiye hakaret ettiği sabit görülen 48 yaşındaki kişinin, Alman Ceza Kanunu’nun 185’inci unsuru uyarınca karar giydiğini, günlüğü 90 eurodan 20 iş gününe denk düşecek formda cezaya çarptırıldığını, bunun da bin 800 euro para cezasına tekabül ettiğini belirtti. Stuttgart Birinci Savcısı Aniello Ambrosio, Aymaz’a hakaret davasına Stuttgart Sulh Mahkemesi’nin baktığını, kararın Mart 2023’te verildiğini ve artık de cezanın onandığını aktardı.
Savcı Ambrasio, Aymaz davasında hakaretin toplumsal medyadan yapılmış olmasının özel bir ehemmiyet arz etmediğini lakin toplumsal medya üzere kanallarda işlenen hakaret hatalarında geniş kitlelere ulaşılması sebebiyle cezanın artmasında tesirli olduğunun altını çizdi.
Alman Ceza Kanunu’nun hakareti düzenleyen 185’inci hususu, bu kabahat için bir yıla kadar mahpus yahut para cezasını öngörüyor. Hakaretin kamuya açık alanda, toplantı yahut şovlarda yahut yayılarak işlenmesi ya da fiziki yolla ifa edilmesi halinde ise ceza “iki yıla kadar mahpus yahut para cezası” halinde artıyor.
AYMAZ KARARDAR MEMNUN
DW Türkçe’ye konuşan Berivan Aymaz karardan şad. Yeşiller Partili siyasetçi, “Bu kararı önemsiyorum zira toplumsal medyada bilhassa nefret söylemi, ırkçı telaffuzlar, hakaret ve cinsiyetçi telaffuzlar ağır bir biçimde yer alıyor. Lakin toplumsal medya herkesin istediğini söyleyebileceği başıboş, hür bir alan değil” diye konuştu ve burada da herkesin söylediğinin dikkate alınması gerektiğini savundu. Aymaz, küfür eden sanığa verilen cezanın hakaret, cinsiyetçi telaffuz, nefret söylemi ve ırkçı telaffuzların cezasız kalmadığını ortaya koyan kıymetli bir ileti olduğunu da kaydetti ve “Irkçılığa karşı, cinsiyetçiliğe karşı, nefrete karşı her ortamda, her yerde çaba etmemiz gerekiyor ve çaba edilecek yolların en etkililerden biri de bu olayda da bir sefer daha görüldüğü üzere yargı” diye konuştu.
Aymaz, bu davada kendisi için bilhassa değer arz eden bir başka noktanın da nefret söylemi ve hakaret Türkçe yapılsa dahi Alman yargısı tarafından takip edilmesi ve cezalandırılması olduğunu belirtiyor. KRV Eyalet Parlamentosu Lider Yardımcısı Aymaz, “Almanya’da toplumsal medyada Türkçe yapılan yorumların da takip edildiğini, dikkate alındığını da görmüş olduk, bunun da farklı bir kıymet taşıdığı kanaatindeyim” dedi.
NE OLMUŞTU?
23 Aralık 2022’de Paris’teki Ahmet Kaya Kürt Kültür Merkezi’ne silahlı bir atak düzenlenmiş, 69 yaşındaki çok sağcı Fransız bir saldırgan üç kişiyi öldürmüş, üç kişiyi de yaralamıştı. Fransız medyası, sanığın adliyedeki tabirine dayandırdığı haberlerde sabıkasının bulunduğunu, ırkçı olduğunu ve Kürtleri de bilerek gaye aldığını itiraf ettiğini yazdı.
Söz konusu hücum Avrupa’da da kınanmış, toplumsal medyada Kürtlere yönelik çok sayıda dayanışma iletisi yayınlanmıştı.
O devir dayanışma iletisi yayınlayanlardan biri olan Alman siyasetçi Berivan Aymaz, Twitter hesabından siyah fon üzerine yazılı JeSuisKurde (Kürdüm) paylaşımı yapmıştı. İlgi gören paylaşıma gelen yorumlardan birini Stuttgart’ta ikamet eden, işletme danışmanlığı yaptığı bilgisi yer alan Türkiye kökenli Can G. isimli kullanıcı yaptı. G, Aymaz’ın JeSuisKurd paylaşımının altına “S…..git, salak” yazmış, bunun üzerine Aymaz, profilinde “No Racism- Irkçılığa hayır” ibaresi yer alan bu kişinin yorumunu, “Kürtlere yönelik artan ırkçılığın bir göstergesi” yorumuyla paylaşmıştı.
Aymaz, kendisine küfür içeren bu nefret paylaşımı üzerine Stuttgart Emniyet Teşkilatı’nın ofisiyle kontağa geçtiğini ve avukatının da hata duyurusunda bulunduğunu aktarmıştı.
AYMAZ SIKLIKLA IRKÇI VE NEFRET TELAFFUZLARININ HEDEFİNDE
Almanya’da bilhassa Kürt ya da Alevi olan ya da Türk hükümetini eleştiren siyasetçiler sıklıkla Türk medyasının ve Türkiyeli milliyetçi kümelerin nefret ve hakaret telaffuzuna maruz kalıyor ve terör örgütleriyle ilişkilendiriliyor.
Berivan Aymaz iki yıl evvel okullarda İslam din derslerinde Diyanet İşleri Türk İslam Birliği (DİTİB) ile eyalet hükümetinin yeniden iş birliği yapma kararını eleştirmesi sonrasında Sabah Gazetesi tarafından “Türkiye düşmanı” ve “PKK sempatizanı” olarak lanse edilmişti. O periyot muhalefette olan Yeşiller partisinin üyesi Aymaz, partiler üstü bir dayanışma görmüş, iktidardaki periyodun Hristiyan Demokrat Birlik (CDU) ve Hür Demokrat Parti (FDP) koalisyonu da bu başlıkları atan Türk medya kuruluşlarını eleştirmiş, vekille dayanışma sergilemişti.
2022’de düzenlenen Kuzey Ren-Vestfalya Eyalet Parlamentosu seçimlerinde Berivan Aymaz, partisinin oy oranından da fazla dayanak alarak ikinci kere milletvekili oldu, kurulan CDU – Yeşiller hükümeti devrinde ise parlamento lider vekilliği vazifesine seçildi.
SABAH GAZETESİ İSTİHBARAT RAPORUNDA
Berivan Aymaz’ı “Türkiye düşmanı” ve “PKK sempatizanı” olarak niteleyen Sabah gazetesi eyaletin geçen ay açıklanan son istihbarat raporunun casusluk kısmında yer aldı.
Raporda, istihbaratın casuslukla çaba kısmının, Türk yahut Türkiye’ye yakın yapılanmaların, yasa dışı biçimde eyalet ve lokal siyasetçilere etki etmeyi denedikleri, bunu yaparken de ekseriyetle “sözde tarafsız görünen aracı kişileri” devreye koydukları söz edildi. Tarafsızmış üzere görünen bu bireylerin, asıl gerilerindeki aktörlerin maksatlarını belediye yahut ahenk meclislerine taşımaya kalkıştıkları yahut belediye idarelerine aktardıkları da belirtildi. Tarafsızmış üzere görünen ve Alman siyasetine etki etmeye kalkışan bu bireylerin gerçekte kimin çıkarlarını temsil ettiklerini gizledikleri bilgisi de raporda dikkat çekti.
Bütün bu faaliyetler için raporda “tesir etme çalışmalarından ihbara hatta istihbarat faaliyetine kadar uzanabiliyor” denildi. İstihbarat raporunda bu bağlamda Sabah gazetesinin Eylül 2022’de yayınladığı haberler örnek gösterildi ve Almanya yahut Avrupa’da sürgünde yaşayan Türkiye kökenli şahısları, örneğin gazetecileri gaye gösterdiğine işaret edildi. Kelam konusu haberlere husus olan şahısların muhalif, hatta “devlet düşmanı” olarak nitelendirildiği bildirildi. Bu muhaliflerin kaldığı semt ve adreslerin ifşa edildiği belirtilerek, Sabah gazetesinin şahsen kendisinin kelam konusu bilgileri “kendi özel istihbarat servisinin” topladığı bilgisini yazdığı söz edildi. (KAYNAK)